Yıllar önce bir karar almıştım. Beni üzecek, öfkelendirecek haber programlarını izlemeyip, teşbihte hata olmaz ise devekuşu misali kafamı kuma gömecektim, ki gömdüm de. Ta ki haber veya tartışma programları toplumun nabzı olan otobüs, dolmuş, metro, market, pazar kısacası müşterisi olduğumuz her yerde ayaküstü kurulur olana kadar. Spikerlerden veya programa konuk olan uzman isimlerden değil toplumun nabzı olan halktan dinlemeye başladım.
Kulaklarımızı tıkasak da ne fayda. Zaten etiketler feryat ediyor, duymamak ne mümkün. Böyle zor bir süreçte bir ve tek olmak gerekirken bu işi rant edinen satıcılar türedi. Stok yapıp mağdur rolüne yattı ve kısır döngü tamda burada başladı. Gariban halkımızı arkadan vuran, halkımızın kendi içinden olan yine kendi vatandaşımız oldu. Toplum tek ve bir olsa sizce bunlara sebep olanlara kim yardım ederdi? Zalim vardır, birde zalimin zalimlik etmesine yardım ve yataklık edenler oldu. Yani ateşe odun taşıyanlar maalesef içimizde çıktı. Yapmayın lütfen! Kardeş kardeşe bunu ederse, benim gibi haberlerden uzak kişi; market raflarının önünde haber standı kurar kendi kendine sitem eder.
Çukurova’nın bereketli topraklarında Adana'da yaşayan sade bir vatandaş olarak İstanbul'da tane ile sebze meyve alan vatandaşlara hayret ederdim. Şimdi taneleri tek değil bölerek hesap eder olduk.
Kısacası biz hem haber hem de haberci olduk.
Ateşe odun değil bereketli topraklara su ve tohum taşıyanlardan olma umudu ve duasıyla ...
Bereketle kalın...🤲⚘
Telefon: 0532 268 05 48
E-Mail: info@kilithaber.com