Bir teknik öğretmen olarak gözlemlerimden birini, ana-baba veya dedelerle paylaşmak istedim. Bilinen bir gerçek ama bir iki kişiye daha faydamız olur mu acaba diye paylaşmak istedim. Çünkü insanın değerini kimse ölçemez. Gelecekte ne güzellikler yapacağını bilemez. Belki o bir kişi, ülkeyi ileri seviyelere taşıyacaktır. Taşımasa dahi yaptığı işlerden lezzet aldıkça, o işi yaptığı sürece, mutlu ve huzurlu olacaktır.
Değerli dostlarım öğretmenlik mesleğim boyunca gözlemlediğim noktalardan birisi şu. Okul hayatında, girişken ve girişken olmayan öğrencilerimin bir kısmını, iş hayatlarında da takip etme imkânım oldu. Okulda çok başarılı bir grafik çizipte, iş hayatında isteği performansı yakalayamayan öğrenciler gördüm. Bu öğrencilerimin ortak özelliği sessiz olmaları yani girişken olmamaları idi. Bazı yerinde duramayan hareketli, girişken ve kolay diyalog kurabilen öğrencilerimizi de incele imkânım oldu. Bu öğrencilerimizden bazılarının okulda ki başarı grafikleri düşüktü. Bu öğrencilerimiz tabir caizse, ele avuca sığmıyor pek ders çalışmayı da sevmiyorlardı. Hatta bazılarına kanaat notu kullanarak, meslek derslerini geçmelerinde yardımcı olduk.
Sonuçta sessiz ama başarılı öğrencilerimizin bazıları, iş hayatında istenen yerlerde iş bulamayanları oldu. Çalışma mevkisi yüksek ve nitelikli olması gerekirken geri planda çalışmaya razı oldular. Yani kendi kabuğunda çalıp işlerini sağlam yapıp çalışma hayatlarını da bu şekilde sürdürüp gittiler. Buna karşın okulda haylaz olup, iş hayatına atılan diğer girişken, sosyal yönü kuvvetli, çabuk diyalog kurabilen gruba gelince, hiç beklemediğimiz yerlerde iş bulup, bulundukları ortamlarda, şirketlerde; şef, amir vs. pozisyonlarda başarılı yöneticiler oldular.
Evlatları ve torunları yetiştirirken mümkün olduğunca insanlarla diyalog kurabilecek, kendini ifade edebilecek, kendini yönetebilecek, öz güveni yüksek bireyler olarak yetiştirebilirsek hem aileye hem devlete hem de millete faydalı, işini seven, işinde başarılı ve mutlu olan bireyler yetiştirmiş olacağız. Tabii ki bunu yaparken güzel ahlâktan da mahrum bırakmayacağız.
Yeni neslimiz biraz farklı yetişiyor. Hep birlikte teknolojik çağı yaşadığımız için mutluluğu sanalda arıyorlar. Bundan dolayı telefon elinde, bilgisayar başında, boyuna oyun oynuyorlar.
Sosyal medyada arkadaş ortamıyla sürekli iletişim halindeler. Sosyal hayatı sanal olarak yaşıyorlar diyalogları klavye üzerinden kurduklarından dolayı konuşma becerileri de azalıyor.
Bizler yeni neslimize, bilgisayarın başından kalk, ders çalış diyeceğimize, imkanlar ölçüsünde çevreyle diyaloglar kurdurmak için küçük görevler verip, gerekirse isteğe bağlı olarak, yazları evde oturacağına farklı uğraşlar üretip, onunla ilgilenmesini sağlayıp, bir işe yaradığını, kendine çaktırmadan inandırıp özgüvenini geliştirmeye yardımcı olabilirsek çok güzel olur. Bazı alış-verişlere onları götürüp alıştırmak. Daha sonra tek gidebilmesini sağlamak için yardımcı olmak, destek vermek güzel bir uygulama olacaktır.
Etrafıyla sağlıklı bir iletişim kurabilmesi için sosyal bir aktivite ile uğraşmasını sağlamalıyız. İsteğine uygun spor dallarından birine veya müzik vs. gibi sosyal aktiviteli yerlere yazdırabilirsek neslimizi girişken, kolay diyalog kurabilen, sağlıklı, öz güveni yüksek, beceri sahibi olarak yetiştirebiliriz.
Gerekirse uzmanlarından bu konularda destek almak gerekli.
Evladınız veya torununuz; dürüst, girişken, kendine güvenen, çevreyle güzel diyalog kurabilen, el becerisi iyi olan birey olarak yetiştirebildiyseniz, başarısı orta olsa dahi korkmayın.
Selâm, sevgi ve saygılarımla hayırlı yarınlar dilerim.
Telefon: 0532 268 05 48
E-Mail: info@kilithaber.com