“Aptallığıma bak…”
“Saf olmasam keşke bu kadar”
“Aptalım ben aptalım…”
“Bunu yapmasına nasıl izin verdim?”
“Kendimden nefret ediyorum”
Gibi cümleler kurup kendimize kızıp suçluyoruz…
Oysa ne her zaman biz suçluyuz?
Ne de her zaman karşı taraf suçlu…
Bazen iki tarafta suçlu olabiliyor…
Yani bu durumlar tek taraflı asla olmaz…
…
Barışın kendinizle…
Sevin kendinizi…
İnsan kendiyle barışmadan başkasıyla barışamıyor…
…
İçinde kavgalı olan insanlar;
Hep dışarıdakilerle de kavgalı, onlardan öç almanın peşinde…
İçinde kavgalı olanlar;
Kendinden başarılı olanlara dedikodu silahıyla saldırır,
Trafikte yan arabadakilere bağırır,
Evde de yakındakine bağırır…
…
Çocukken yaşanılan şeyler;
Ergenlikte yaşananlar,
Ailede görülen, gözlenerek öğrenilen şeyler…
Her ne olursa olsun kişi kendi doğrularını oluşturup;
İstediği gibimde yaşayabilirmiş…
İnsan kendiyle barıştığında;
Her duyduğunu kabul etmeyip;
Kendi doğrusunu yarattığında kendiyle barışmış oluyor…
Yaşadığınız her olayın nedeni siz değilsiniz…
Yaşamasaydın zaten öğrenemezdin;
Öğrenemesem de bu günkü sen olamazdın…
…
Sonuçta barışın kendinizle…
Bunun için önce kendinizi sevin ki;
Diğer insanlar da sizi sevsin…
Çünkü hayatınız boyunca daima kendinizlesiniz…
Bırakıp kendini başka yere gidemiyorsun…
Al birazda sen yaşa diye hayatınızı başkasına bırakamıyorsunuz…
Kendinden kaçamıyorsun…
Başka bir bedene ve ruha giremiyorsun…
Kendin olmaya mecbursun…
Eşini, dostunu, evini, hobilerini değiştirebilirsin…
Ama kendi ruhundan kaçıp değiştiremesin…
…
Ne yaşamış olursak olalım,
Pişmanlıklarımızla, yanlışlarımızla, hatalarımızla kendimize sarılıp sevmeliyiz…
Başka çaresi yok…
Tekrarı ve yedeği olmayan bu mucize hayatı bir kez elde ettiniz…
Sonsuza kadar da yitirmeden önce değerlendirmeyi başarın…
İlk koşulu da kendinizle barışmaktır unutmayın…