İnsan ömrü uzuyor…
Bu sevindiren olumlu bir gelişme…
Ama sadece uzun yaşamak değil;
Huzurlu, mutlu, sağlıklı bir hayata odaklanmak gerekiyor…
…
İhtiyarlamadan yaşlanmak;
Temel hedefimiz olmalı…
Bunları 6 madde halinde şöyle sıralanıyor;
1-Kendimize iyi bakmalıyız…
İyi yaşlanmak istiyorsak;
Hemen yavaşlamalıyız…
Hayatı ıskalamadan ona dokunmalı;
Hatta sımsıkı sarılmalıyız…
Kendimizi çok sevmeliyiz;
Şımartıp gurur duymalıyız…
En büyük yatırımımızı kendimize;
Ruh ve bedenimize yapmalıyız…
Hücrelerimizin her birini önemsemeli, doku ve organlarımızın her birine saygılı davranmalıyız…
İyi yaşlanmak, ama ihtiyarlamamak için önce sağlığımızı korumaya odaklanmalıyız…
2-Geçmişe takılmamalıyız…
Huzurlu, mutlu bir yaşlılık için geçmişteki sıkıntılara fazla takılmamalıyız…
Hastalıkların hayatın ufak tefek aksamalarını “AYAĞIN TAŞA TAKILMASI” olduğunu;
Bazen bizi daha da mutlu ettiğini unutmamalıyız…
Sıkıntılı, mutsuz, şikâyetçi ve sürekli sorun üreten insanlardan uzak durmalı;
Eski dostlara sahip çıkmalıyız;
Yeni ve keyifli dostluklar yaratıp arkadaşlarımıza daha çok zaman ayırmalıyız…
3-Beden ve ruhumuzun yolladığı mesajları dikkatle dinleyip, önemsemeliyiz…
Özellikle sinyaller giderek sıklaşıyorsa;
Şiddetini her geçen biraz daha arttırıyorsa
“BOŞ VER”, “BANA BİR ŞEY OLMAZ” deyip vakit kaybetmemeliyiz…
4-Değiştiremeyeceğimiz durumlarda olan bitene razı olmasak bile bazen süreci sessizce izlememiz gerekebilir…
Biraz kayıtsız kalmak daha çok güç biriktirmeyi güvence altına alır…
O sonsuz büyük güce sığınıp beklemek “BU DA GEÇER YAHU” diyebilmeliyiz…
Maneviyatın sağlığa iyi geldiğine inanıp huzurun tedavi edici gücünü yüreğimizde hissetmeliyiz…
5-Uzun yaşam uzmanlarına göre;
Olumlu düşünmek;
Olumlu bakmak;
Sevinç iç organlarımızı en usta doktorlardan;
Daha iyi koruyup kolluyormuş…
Bu nedenle ihtiyarlamadan;
İyi yaşlanmak istiyorsak;
Endişe değil huzur;
Korku değil ümit,
Öfke değil hoşgörü,
Eleştiri değil nezaket,
Kıskançlık değil sevgi,
Acı değil sevinç biriktirmeliyiz…
6-Sağlıklı, mutlu, huzurlu, genç ve dinç bir yaşlı olmaya kararlıysak;
Yaşlandıkça daha az yemeli;
Akşamları daha erken yatıp sabah erken kalkmalıyız…
Her fırsatta egzersiz yapmalı,
Un, tuz şekerden mümkün olduğunca uzak durmalıyız…
Asansör yerine merdiven kullanmalı,
Alış verişimizi kendimiz gerçekleştirmeli,
Eğer varsa bahçe bakımımızı kendimiz yapmalıyız…
Haftada en az bir kez tartılmalı,
Ayda bir kez bel çevremizi ölçmeli,
Zaman zaman kan basıncımızı;
Şekerimizi takip etmeliyiz…
ŞUNLARI DA UNUTMAMALIZ;
Daha az eleştirip daha çok övmeli;
Aldığımız her nefese saygı duymalı,
Yaşadığımız her saniyenin saatlerce tadını çıkartmalıyız…
Nazik ve hoşgörülü olmalıyız;
Güvenilir biri olarak sevilip sayılmalı;
Mükemmel insan vasfına;
Her yıl biraz daha yaklaşmalıyız…
Nezaket bütün ilişkileri keyifli hale getiren bulaşıcı bir hastalıktır diyor, akıllı bir insan…
Olumlu bakıp, olumlu düşünen;
Kibar, güzel konuşan, akıllı insanlarla arkadaşlığımızı daha da yoğunlaştırmalıyız…
Doğan her günü bir armağan, bir mucize sayıp her saniyesini dolu dolu değerlendirmeliyiz…
Her konuda kendimize yeterek;
Kimselere muhtaç olmadan yaşamalıyız…
Bu arada yaş aldıkça güzel,
Ve dinç olmak için şunlar da öneriliyor;
-Mutlaka aşk yaşayın...
-Hayat dolu olun...
-Çalışkan olun...
-Evinizin önünde küçük bir bahçe yapın, onu ekip, biçin; ayağınız toprağa dokunsun...
-Güler yüzlü olun, çevrenize neşe saçın...
-Güzel ve temiz kıyafetler giyin...
-Pozitif insanlarla sohbet edin...
-Yemeklerinizi kendiniz yapın, sofranızı severek kendiniz kurun...
-Az ekmek çok sebze yiyin...
-Kendi kararlarınızla yaşayın...
-Gençlerle arkadaş olun...
