Rüzgârlı havada yakılan bir mum gibiyiz şu Dünya'da.
Sönmeye mahkûm...
Solmaya hazır...
Her şeye rağmen hayat devam ediyor deriz.
Pelesenk bir deyim. Klasik bir cümle.
Birer birer akranlarımızı uğurlarken; Sallanan mendil gün gelir gözyaşını siler, gün gelir bir düğünde halayın başında sallanır.
Dünya bu işte, her şey olur.
Tesellimiz ardımızda bıraktığımız güzel anılar.
Geleceğe araladığımız ümit sayfaları...
Güzele gerek duyarsak şayet hayatımız bir kanaviçe kadar, emekli bir oya kadar zahmetli.
Huzura ihtiyaç hissedersek; Karanlık gecenin ardından seher vaktini yaşamak için beklediğimiz andadır.
Mutluluk!
Bahçendeki yaban otları, çalı çırpıları temizlerken dikenin batıp kanattığı yerdedir.
Biz neredeyiz temizlenen bir bahçede mi?
Seher vaktini içine çeken bir pencere önünde mi?
Ya da geleceğe bir ilmek daha attığımız kanaviçe resminin içerisinde mi?
Yoksa hepsini dışardan izleyen miskinlerin arasında mi?
Hayat
- 24 Mayıs 2020
- 0