Gazeteci Ferhat Aydoğan yazısında; Bilindiği gibi DEVLET milletlerin teşkilatlanmış halidir. Bu teşkilatlı yapıyı yönetmek üzere seçilen kimselerin oluşturduğu siyasal oluşumda, hükümet denir. Bu devlete tabi olan bireyler ebetteki devletini sever ve saygı duyar çünkü devlet bireylerin dününü , bugününü ve geleceğini teminat altına alan, onu koruyup gözeten, o nun mefkuresini besleyen bir varlıktır.
Devletten rahatsızlık duymak, onu aşağılamak ve rencide etmek tek kelimeyle O devlete ve O devleti oluşturan ideallere ihanettir.
İnsanı Devleti yöneten hükümetlere muhalefet edebilir onu ve icraatlarını eleştirebilir Ülke adına daha iyi bir yönetim, daha kabiliyetli bir kadro isteyebilir. Bu durum, devlete tabi olan her vatandaşın hakkıdır. Çünkü eleştiri, mevcut hükümeti uyarmak ve onu daha iyiye teşvik etmek manasını taşır.
Günümüz Türkiye’sinde Özgür düşünmek ve bunu ifade etmek, devletin anayasasında teminat altındadır. Elbette ki bu hak insanın en temel hakkıdır. Hiçbir Özgür ülkede bu hak kısıtlanamaz. Bireyler bu haklarını kullanırken, yıkıcı değil eleştirel bir yol izlerler ancak Devlete tabi olmaktan ve onu oluşturun temel düşünceden rahatsız olan kişi ve kurumlar bu özgürlüğü sonuna kadar suiistimal ederler. Günümüzde de bu olaylar yaşanmaktadır. Güçlü ve diri bir ülke olan Türkiye cumhuriyeti devleti varlığı ile küresel güçleri ve onun uşaklarını rahatsız etmektedir.
Son zamanlarda Türkiye'nin yaptığı atılımlar bu düşman kuvvetlerin öfkesine sebep olmaktadır. Gerek dış siyasetteki atılımlar, başka ülkelerde üsler kurmak, yeni ve güçlü ittifaklar oluşturmak , içeride ise mükemmel bir milli savunma sanayii oluşturmak , ülkeyi silah satma potansiyeline kavuşturmak , bu küresel düşmanların kabusu haline getirdi Türkiye Cumhuriyeti devletini. Hal böyle olunca gerek dış mihraklar gerekse onların ülke içindeki uşakları her koldan Devleti yıpratmaya , onu sindirmeye yöneldiler. Ülke içindeki Terör kendine yol bulamaz haline gelince, bu Terör örgütlerinin uzantısı olan sivil örgütler bir takım yalan ve iftiralarla saldırılarını sürdürmeye başladılar. Devlet ’de milletvekili gibi STK başkanlığı gibi görevleri işgal eden bazı hainler, hükümeti eleştirmek kılıfıyla Türkiye Cumhuriyetine karşı adeta savaş açtılar.
Son zamanlarda gücüne güç katan Türk silahlı kuvvetlerini hedef tahtasına koyarak sözüm ona hükümet karşıtlığı yapıyorlar. Oysa TSK bu ülkenin vazgeçilmez bir parçasıdır. Hükümetler gelir gider ama TSK bu devlet var oldukça var olan bir kurumdur. Onu yıpratmak, ona düşman olmak katıksız bir ihanettir.
TÜRK TABİPLER BİRLİĞİ DEVLETE İHANET ETMEKTEDİR
Bugün adı Türk tabipler birliği olan bir sivil örgüt, adını kullandığı Türk devletine ihanet etmektedir. Bu milletin ona bahsettiği imkanlarla milletin meclisine getirilmiş bazı vekiller de bu ihanete ortak olmaktadır.
Tarih mezarlığı bu ihanet şebekelerinin acı sonlarıyla doludur. Bu hainler bilsinler ki, mevcut hükümet bunlara gereken cezayı vermese de bu milletin sağduyusu onları bu mezarlığa sürükleyip atacaktır.