Hemen her sene yılın bu sezonu önce Liselere Giriş Sınavlarının sonrasında ise Üniversitelere Yerleştirme Sınavlarının sonuçları açıklanmaktadır.
Gençlerin Sınav Sonuç Tabloları, Sınava Hazırlık aşamasında yaptıkları çalışmaların, döktükleri alın terlerinin, kısacası ortaya koymuş oldukları emeklerinin âdeta bir muhasebesidir diyebiliriz.
Anneler ve Babalar çocuklarının her daim başarı basamaklarının en üst sırasında görmek isterler. Dahası maddi manevi imkanlarını seferber ederek çoğu zaman bu süreci çocuklarından daha fazla sahiplenirler. Dersaneye gitmediği gün veya Deneme Sınavından alınan kötü bir puan çoğu zaman velilerin baş ağrılarına sebep oluşturur. Asla düşük performans ve başarı sıralarını evlatlarına yakıştıramazlar. Açıkçası bir kural asla değişmez "Kargaya yavrusu şahin görünür" dersek daha samimi konuşmuş oluruz.
Sorumluluk sahibi yapılmayan genç ergenlerin tutumu çoğu zaman aile içerisinde tartışmalara ve huzursuzluklara neden olur. Tipik 40 yaş üstü X Kuşağı olarak ifade ettiğimiz veli profilinin âdeta yüreğinde ve zihninde fırtınalar kopar! Ancak yaptıkları yanlış ile yüzleşmek adına olsa gerek bu gerginlik yerini maalesef aile içi tartışmalara bırakır.
Anneler ve Babalar çocuklarına söyleyemedikleri dahası aktaramadıkları olumsuz duygularını birbirlerine yansıtırlar. Anne ve Baba çatışmaları en çok genç ergenlere fayda sağlar. Keza bu tartışmaların sonu gelmeyeceği gibi asla neticede suçlu Çocuklar olmaz!
Konumuz sınav gibi görünsede asıl mesele ergenlik çağına gelmiş gençlerimizin hayata adaptasyon sorunudur. İlkokuldan itibaren âdeta gerçek hayattan izole edilen bu gençlerimizin karşılaştığı ilk ciddi muhakeme LGS Sınavıdır. Böylesi ciddi bir sınavın Çocukluktan Ergenliğe geçiş evresinde olması ayrı bir tartışma konusudur.
Ağzımızı her açtığımızda "Gençlik Geleceğimiz" gibi beylik laflar ediyoruz. Ancak geleceğimiz olan bu Gençler için neler yapıyoruz. Keza her ne kadar LGS Sınavı çocukların gideceği liseleri belirleyici olsada asıl konuşulması gereken konu bu değildir.
Aile yapısının mukaddesatından bihaber yetişmiş bireylerin Akademik anlamda elde edeceği başarılarında bir anlamı olmayacağını hepimiz pekâlâ biliyoruz. Son 20 yıldır değişen dünya düzeni Materyalizmin zirveye çıkması toplumun temelinde dinamit misali yer almıştır. Maddi Keyif âdeta Manevi Yaşamın Celladı olmuştur.
Açıkçası kazananı olmayan Kayıp bir nesil geliyor diyebiliriz. İnsanoğlu ne vakit Yaradılış Felsefesini unutmuştur o vakit denizdeki çöp misali bir o yana bir bu yana savrulmuştur!
Heyhat keşke yitip giden sadece bir kaç yıl ve birkaç akçe olsa! Bir taraftan ihtiras ile verilen sınav mücadelesi diğer yanda kaybedilen samimi duygular. Bir ömür çalışarak elde edemeyeceğimiz Mukaddesatlarımız yitirilip gidiyor. Ey Mümin İnsan uyan uyanki bitsin bu kötü rüya! Yoksa ne sınav ne de okul denen bir kavram kalacak. Oysa illa bir korku olacaksa hayatında, o da en büyük sınava hazırlıksız yakalanmak korkusu sarmalı dört bir yanımızı...
Ne diyor Kerim Kitabımız;
Vel asr, innel insane le fi husr. İllellezine amenu ve amilus salihati ve tevasav bil hakkı ve tevasav bis sabr.
Asra yemin olsunki, İnsan mutlaka ziyandadır. Ancak iman edenler salih amel işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır.
Selâm ve dua ile...